Su Çiçeği Hastalığı4 min read

Suçiçeği hastalığı genellikle çocukluk döneminde baş gösteren, çocukluk döneminde hastalanmamış yetişkinlerde de görüle bilen, ilk önce yüzde daha sonra bütün vücuda yayılan yaygın kırmızı kabarcık şekilde yaraların görüldüğü viral enfeksiyondur. Hastalığa Varicella Zoster adıyla anılan virüs sebep olmaktadır. Bu virüs aynı zamanda Zona hastalığının oluşmasına da sebep olur. Zona, çocukluk döneminde Suçiçeği enfeksiyonu geçirmiş, daha sonra yetişkinlik döneminde göğüs ve sırt derisinde simetrik görülen yaraların oluşmasıyla baş gösteren bir hastalıktır. Suçiçeği hastalığı hava damlacık yolu yani öksürme, hapşırma yoluyla havaya yayılan taneciklerin etraftaki bireyler tarafından solunması veya temas etmesiyle bulaşır.

Suçiçeği Belirtileri Nelerdir?

Hastalık solunum veya temas yoluyla vücuda bulaştıktan sonra 2 hafta içinde belirtiler göstermeye başlar. Vücutta ilk önce kafada sonra, vücuda yayılan pembe ve kırmızı sivri yaralar oluşur. Daha sonra bu yaralar kabarcık şeklini alır, kabarcıkların içi sıvı doludur. Aynı zamanda bu duruma halsizlik, iştahsızlık, hafif ateş, karın ağrısı, baş ağrısı da eşlik eder. Yaralar ciddi kaşıntılara sebep olur. Yaraları kaşımak oluşan yaraların, kalıcı olarak deride iz kalmasına sebep olacağından dikkat edilmesi gereken husustur.  Hastalığın iyileşme döneminde sıvı dolu kabarcık şeklindeki yaralar kurur, kabuk bağlar .

Suçiçeği hastalığı Kızamık hastalığına vücutta oluşan yaraların benzerliği dolayısı ile benzetile bilir, aralarındaki fark Suçiçeğinde oluşan yaraların sıvı dolu şeklinde olmasıdır.

Suçiçeği hastalığı Teşhisi

Teşhis hastalığın gösterdiği deri belirtileri ile rahat bir şekilde anlaşılır. Bunun yanında kan ve kültür testleriyle Varicella Zoster virüsünün tanımlanması kesin olarak teşhisin konulmasını sağlar.

Suçiçeği Tedavisi

Tedavide izlenen yol hastalığın sebep olduğu rahatsızlıkları engellemektir. Bunun için hasta izole edilerek yatak istirahatinde değerlendirilir. Bu sayede virüsün etraftaki bireylere bulaşması önlenmiş olur. Hastanın kullandığı bütün eşyaların sıklıkla temizlenmesi sağlanır. Özellikle bebeklerde hastalık sonucu kaşınan yaraların, kaşınarak kalıcı iz bırakmasını engellemek için ellere eldiven giydirilmesi ve tırnakların kısa kesilmesi önerilir.

Hastalığın sebep olduğu kaşıntı rahatsızlığını önlemek adına Antihistaminik olarak adlandırılan losyonlar kullanılır. Bu süreçte hastalıkla birlikte hasta ateşli ise ateşi düşürmek için ateş düşürücü ilaçlar kullanıla bilir. Suçiçeği hastalığında ateş düşürücü olarak ASPİRİN asla kullanılmaz. Aspirin  Kullanılan hastalarda hastalığın etkisiyle organ hasarlarına, özellikle karaciğer ve beyin hasarlarına sebep olan Reye sendromu oluştuğu görülmüştür.

Suçiçeği Aşısı

Sağlık bakanlığınca doğumdan sonra 12.ayın sonunda yaptırılması önerilen suçiçeği aşısı, hastalığa karşı koruyuculuk sağlar. Özellikle savunma sistemi direnci düşük olan hastaların tedavilerinde ilk aşama olarak suçiçeği aşısı yapılır. Hastalığı geçirmiş bireylerin suçiçeği enfeksiyonuna karşı bağışıklık sağladığı bilinse de hastalığa sebep olan Varicella virüsünün vücutta uykuda beklediği, ileriki yaşlarda vücut direnci düştüğünde zona adı verilen göğüs ve sırtta simetrik çıkan yara formu şeklinde aktifleştiği görülmektedir.

Hamilelik döneminde geçirilen Suçiçeği enfeksiyonu bebeğin gelişimini engeller hatta ölümüne bile sebep olabilir. Dolayısı ile hamile kalmayı düşünen anne adaylarının suçiçeği aşısı vurulması önemlidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir